Saralailesi.com olarak ailemiz bireyleriyle röportajlarımıza devam ediyoruz. Şimdiki konuğumuz yönetmen Zühre SARAL GÖKAĞAÇ.

– Zühre Hanım, sizi tanıyarak başlayalım.

– Ankara’da doğdum büyüdüm, ama aslen Trabzon’luyum. Ankara’da yaşıyor olmama rağmen Trabzon’la bağlarım hiç kopmadı.
Ailem Of’un Cumapazarı beldesinden. Hafızoğulları olarak anılırız. Annem de Serindere mahallesinden yani eski adıyla Yaragar’dan, onlar da Havasoğlu olarak anılırlar. Yani kökünden Karadeniz’liyim… 1993 yılında Marmara iletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümünü bitirdim. Bir süre gazetecilik yaptım. 1994 yılından bu yana TRT’nin çeşitli birimlerinde çalıştım. 1999 yılında TRT’nin pek sık uygulamadığı, kurum dışı sınavları kazanarak Prodüktör oldum. Halen TRT Ankara’da belgesel biriminde çalışıyorum.

– Neden belgesel birimi ?

– Belgesel ve sinemaya her zaman ilgi duydum ve iyi bir izleyicisi de oldum. Fotoğraf sanatına olan ilgim de belgesel-sinema serüvenimde öncü oldu. Üstadımız Süha Arın; ” belgeselci bir yanıyla bilimadamı, bir yanıyla sanatçıdır ” der.  Belgesel film ise gerçeğin yaratıcı bir biçimde yorumlanmasıdır. Beni belgesel sinemanın içine çeken şey de işte bu gerçeklik ilkesi.  Anlattığınız şey gündelik hayatın içinden sıradan bir öykü bile olsa bu ana ilkeden sapamazsınız. Ayrıca tam bir belgeselciyim diyemem, çabalıyorum desem daha doğru olacak.

– Peki, bugüne kadar yer aldığınız prodüksiyonları söyler misiniz ?

–

• Anıt özel Defterinden (2001) Yapımcı, YönetmenDemlikteki Kültür (2002) Yapımcı,
• YönetmenBulutlara Doğru (2004) Yapımcı, Yönetmen
• Tatlı Sert FIRTINA(2004) Yapımcı,
• YönetmenTutkulu Ezgiler (2006) Yapımcı, Yönetmen….
• 7. Safranbolu Belgesel Film Yarışması Profesyonel Kategori üçüncülük Ödülü (2006)
• Bir Gönül Eri Hacı Bayram-ı Veli (2009) Yönetmen
• Sanatın Gücü (2009) Yapımcı, Yönetmen

Son olarak Uşakların Dansı adlı belgeseli hazırladım. Kolbastı konulu belgeselim Eutelsat Hotbird Tv Ödüllerinde ilk beşe girdi. Şu anda amatör bir tiyatro topluluğu olan Bulancak Sanat Tiyatro’sunun belgeselini hazırlıyorum, “Fındık Dalına Yazılmış Replikler”.  Bu belgeselde bireysel yaşantıları, düşleri, heyecanları, hayalleri yansıtarak bir amatör tiyatro topluluğunun özverili hikayesini anlatacağım.

– TRT dışında çalışmayı, diğer projelerde yer almayı düşündünüz mü hiç ?

– Düşünmedim. Ben TRT çalışanıyım. TRT isterse bu belgeselleri özel kanallara pazarlayabilir. Belgeselci olarak festivaller ve yarışmalar sayesinde daha geniş kitlelere ulaşabiliyoruz.

–Anlıyorum.. Ailemizde mesleğinizle ilgili bildiğim kadarıyla fazla bir tercih yok. Bu yönde eğilimi olacaklara bir öneriniz var mı ?

– Bu güne kadar benim dışımda böyle bir tercih yapan olmadı. Ama onların herzaman desteğini aldım. Özellikle babam hep teşvik etti. Bizim ailede erkeklerden çok kızların okumaları için ön ayak olunur. Çocukluğumdan beri gazetecilik mesleğine ilgi duydum. Gazetecilik, televizyonculuğun yanında daha bireysel bir meslek, tek başınasınız. Ama televizyonculuk tam bir ekip işidir. Bu meslek biraz kurtlar sofrası. Bir belgeselin oluşma safhası çok meşakatli. Çünkü belgeselde herşey kontrolünüz altında değildir, sanal bir ortam yaratamazsınız ve  gerçeğe bağımlısınız. Bazen işler istediğiniz gibi gitmeyebilir, sabırlı ve biraz da pozitif olmalısınız. Bu mesleği tercih edecek olan genç arkadaşlarıma tavsiyem doğru insanlarla doğru zamanda çalışmalılar. Hiçbir işi aceleye getirmeden,  uygun koşulların oluşmasını beklemeliler.  Bu hem gündelik hayat için geçerli hem de çalışma ortamı için…

– Üniversite olarak hangilerini ya da hangi bölümleri tavsiye edebilirsiniz ?

– Bu meslek herhangi bir bölüm okuyarak da tercih edilebilir. Ancak okullu olmak herzaman bir artıdır. Televizyonculuğu kalıplara koymamak gerekir ama genelde İletişim fakülteleri, Güzel Sanatlar Fakültelerinin Radyo – Televizyon Bölümü gibi tercihler yapılabilir. Eğer televizyonculuğun teknik birimlerinde kurgu, ses ve ışık gibi çalışmak istiyorlarsa grafik, tasarım ya da teknik okullar tercih edilebilir.

– Gençler demişken.. Takip edebildiğiniz kadarıyla ailemizdeki gençleri değerlendirebilir misiniz ?

– Biz geniş bir aileyiz. Ben şahsen ailemin tüm bireylerinden haberdar olmak, ne işle uğraşıyorlar, sevinçleri hüzünleri neler, bunları bilmek ve paylaşmak isterim. *Ancak bu pek mümkün olmuyor. Takip edebildiğim kadarıyla çoğu güzel işlerle uğraşıyorlar,  iyi birer meslek sahibiler. İnternet sayesinde belki de ömrümde hiç görmeyeceğıim aile bireylerine ulaştım ve onların başarılarını paylaştım. Bu çok güzel. Gurur verici.

– Saralailesi.com olarak da bunu amaçlıyoruz öncelikle. Çalışmalarımız hakkında neler düşünüyorsunuz ?

– Giderek globalleşen,  herkesin birbirine yabancılaştığı günümüz dünyasında ailelerin birbirine daha sıkı sarılması ve bağlanması gerekir diye düşünüyorum. Bu nedenle, saralailesi.com’un çok önemli bir görevi üstlenerek, büyük bir aileyi buluşturma ve yakınlaştırma çabasını takdir ediyorum. Başarılarınız daim olsun.

– Başarabilirsek ne mutlu bizlere.. Son olarak eklemek istediğiniz bir şeyler var mı ?

– Ben işini en iyi şekilde yapma çabasında olan görevlerinin bilincinde, sorumluluk sahibi, gerektiğinde oldukça disiplinli bir T.C vatandaşıyım.  Ayrıca Karadenizliyim. Bu vasıfları kendimle böbürlenmek adına söylemiyorum. Olması gereken bu. Sanırım bu sayfalarda yer almamda Saral ailesi bireyi olmam dışında bu özelliklerim de etken. Beni röportaj yapmaya değer bulduğunuz için teşekkür ediyorum.

– Rica ve teşekkürlerimizi sunuyorum, bizi kırmadığınız için. Mesleki hayatınızda başarılarınızın devamını diliyorum. Projelerinizi aile sitemizden de duyurmaya devam edeceğiz.